Tanrı Kutsal Kitap Aracılığıyla Bizimle Nasıl Konuşur
Tanrı’nın her sözü güvenilirdir, O kendisine sığınan herkese kalkandır. (Süleyman’ın Özdeyişleri 30:5)
Tanrı’nın bize nasıl rehberlik ettiğini düşündükçe hayran kalıyorum. Tanrı Kutsal Kitap’ta bizimle şu konularda konuşmuştur: cinsel arılık, kaygılanmamak, başkalarıyla nasıl ilişki kurulması gerektiği, para ile ilişkimiz, dua etme nedenleri, imanın önemi, bağımlılıklardan ve bizi köle eden günahlardan nasıl kurtulabileceğimiz ve bunun gibi birçok konu. Bize anlattığı her şey için çok minnettarım. Tanrı’nın bilgeliği ve anlayışından öğrenerek başkalarının yaşadığı – sadece Tanrı’nın Sözü’nü bilmedikleri için tecrübe ettikleri – birçok sorundan uzakta bir yaşam sürdürebilirim. Tanrı’nın kim olduğunu, nelere değer verdiğini ve O’na nasıl güvenebileceğimizi Kutsal Kitap’tan öğreniriz.
Tanrı’yı Kutsal Kitap aracılığıyla dinlemek konusunda harika bir yöntem buldum, ve bunu sizinle paylaşmak istiyorum. Kutsal Kitabımı çıkarıyorum ve yanıma çizgili bir defter (ya da çizgisiz bir günlük) alıyorum. Sayfanın üstüne, o anda aklımda olan şeyleri iki ya da üç cümle ile yazıyorum. Bu Tanrı hakkında, Tanrı’nın bir konuya nasıl baktığı ya da Hristiyan yaşamının başka bir alanından bir soru olabilir. Ya da belki o günlerde beni rahatsız eden bir nedeniyle Tanrı’nın anlayışına ihtiyacım var. Sayfamın üst kısmına birkaö cümle ile içinde bulunduğum durumu ya da soru sormama neden olan şeyi yazıyorum.
Ardından Tanrı’ya bu konuda bir soru soruyorum, ve bu soruyu da yazıya döküyorum.Böylece yazdığım şey şuna benziyor: "Tanrım, yapmam gereken tüm işleri düşündükçe bunalıyorum. Şunu, şunu ve şunları yapmam gerekiyor; ve hepsini bitirebileceğimden emin değilim. Bu konuda biraz da kızgın hissediyorum. Senin bakış açına göre şu anda bilmem gereken bir şey var mı? " Ardından Kutsal Kitabımın arkasındaki uzun sözcük indeksini açıyorum. Buna kısaca konkordans ya da ABC dizini de deniyor. Sizin Kutsal Kitabınızın bir sözcük indeksi var mı? Bu indeks “iş”, “öfke”, “kaygı”, “Tanrı’nın gücü” vs. başlıkları içerebilir. Her maddenin altında Kutsal Yazılar’da o sözcüğü içeren ayetleri bulursunuz. Örneğin “öfke” maddesi altında şu ayetleri bulabilirsiniz: Markos 3:5; Markos 11:14-16; Romalılar 2:8; Matta 23; vs.
Sözcük araştırmamı ister internette, ister Kutsal Kitabımın arkasındaki indeksi kullanarak yapayım, bunun ardından bulduğum ayetleri birer birer okuyorum. Eğer ayetlerden biri benim sorumla ilgili gibi görünüyorsa bunu defterime olduğu gibi yazıyorum (Evet, bunu elimle yazıyorum çünkü bu ayetin ne söylediğine dikkat etmeme yardımcı oluyor.) Bu ayetle ilgili herhangi ek bir şey yazmıyorum. Sadece ayeti yazıyorum. Ve ne kadar ayet varsa hepsini yazmaya devam ediyorum. Belki 5, belki 20 ayet. Bir süre sonra belirli bir kalıp ya da tüm ayetlerde ortaya çıkan herhangi bir ortak mesaj görmeye başlayabilirim (mistik bir şeyden söz etmiyorum, sözünü ettiğim şey tüm ayetlerin anlatmak istediklerinin bilinçli bir özeti). Tanrı’dan bana öğretmesini istemiştim, ve şimdi bu konuda neler anlattığına dikkat ediyorum.
Örneğin birine karşı kızgınsam ve öfke, bağışlama ya da esenlik hakkındaki ayetlere bakmışsam, büyük olasılıkla Tanrı’dan genel ve tutarlı bir mesaj alacağım. Bu mesaj İsa’nın benim günahımın bedelini ödediği ve beni artık suçlamadığı, bu nedenle benim de aynı şekilde karşımdaki kişinin günahını bağışlayıp onu suçlamamam gerektiği olabilir.
Tanrı bazen tek bir ayetin beni tam on ikiden vurmasına neden olabilir, bana o ayetle doğrudan konuşur. Bana çok ilginç gelen ayetlerle karşılaştığım zaman onlara “çapraz-referans” yaparım. Yani aynı fikirden söz eden diğer ayetleri bulmaya çalışırım. Birçok Kutsal Kitap’ta aynı sayfa içerisinde, sayfanın altında ya da ortasında bir ayet listesi vardır. Bu listedeki ayetler, sayfadaki ayetlerle ilişkili olan diğer ayetlerin bir dipnot ya da referans listesidir. Ben de bu ilişkili ayetlere bakar ve onları da yazarım.
Bunu yapmak sadece 5-10 dakikamı alır, ama bazen çok zenginleştirici bir zaman geçirdiğimi düşünüyorsam bunu bir buçuk saate kadar uzatabilirim!
Şimdi işin bu kısmı çok önemlidir. Tanrı’dan bana bir şey öğretmesini istiyorum. Bana belirli bir konuda kendi bakış açısını öğretmesini istiyorum, çünkü O’nu izlemek istiyorum. Ancak bunu yaparken Tanrı için kendi kendime uygulamaya koyacağım ayetleri aramıyorum. Bu benim Tanrı için alıp uygulayacağım bir iş tanımı değil. Daha çok Tanrı’nın bana söylemek istediği şey neyse onu işitmeye, O’nun amaçlarını yerine getirecek şeyleri anlamaya çalışıyorum. O’ndan kendi gündemini bana açıklamasını istiyorum, benim gündemimi değil. Eğer Sözü aracılığıyla benden belirli bir şeyi yapmamı istediğini biliyorsam o zaman benim yaşamımda çalışmasını, bana O’nun iradesini yerine getirecek gücü ve isteği vermesini istiyorum. “Örneğin her bakımdan alçakgönüllü, yumuşak huylu ve sabırlı olun” diyen bir ayeti okuduğum zaman “iyi bir fikir, Tanrım beni herkese karşı alçakgönüllü, yumuşak huylu ve sabırlı bir yap. Biliyorsun, insanlara böyle davranmak benim doğam değil, bunu nasıl yapabileceğimi bana öğret” derim. Başka bir deyişle bana konuştuğu konuda O’na güvenmeye, O’na dayanmaya devam ederim.
Eğer arkasında ABC dizini ya da her sayfasında “çapraz referans” bulunan bir Kutsal Kitabınız yoksa bir ABC dizini satın almak isteyebilirsiniz, böylece Tanrı’nın Sözü’ne anlattığım şekilde yaklaşabilirsiniz. Herhangi bir Hristiyan kitabevi size bu konuda yardımcı olacaktır. Bu Tanrı’nın size kendi Sözü’nden öğretmesini istemenin oldukça basit bir yoludur. Özet olarak Tanrı’ya açık bir yürekle giderek O’ndan size belirli bir konu ya da soru hakkında konuşmasını istersiniz. Tanrı’yla en dürüst düşünce ve duygularınızı paylaşırsınız. Ve ardından Tanrı’dan size kendi bakış açısını anlatmasını istersiniz. Bazen O’na şunu sorarım: “Tanrım, bu konuyla ilgili senin hakkında ne bilmemi istiyorsun? Sana nasıl güvenmemi istersin? Bana ne söylemek istersin?” Ve ardından Tanrı’ya zaman verin, siz O’nun sözlerini ve sözlerin ardındaki genel mesajı anlamaya çalışırken O’nu dinleyin. Size öğrettiği zaman O’na teşekkür edin ve bu konuyu yaşamınızda geliştirmesini isteyin.